Muhsin Akgün: Son 10 yılda bu ülkede gerçekleşen en iyi konser Nick Cave konseriydi

BRUCE SPRINGSTEEN AND TNE E STREET BAND / WRECKING BALL TOUR 2012 / LLUYIS COMPANYS OLIMPIC STADYUM BARCELONA ISPANYA FOTOGRAF MUHSIN AKGUN

Muhsin Akgün‘ün 2010 yılında ilki yayımlanan ve 1999-2010 yılları arasında İstanbul’da gerçekleşen yabancı konserlerin fotoğraflarından oluşan kitabının ikincisi olan ‘Söz ve Müzik: İSTANBUL 2’ kitabı fırından çıkıyor. 2010-2020 yıllarındaki 10 yıllık zaman diliminde İstanbul’da gerçekleşen yabancı konserlerden seçilen 199 konseri 204 nefis fotoğraf ile 2 Ekim’den sonra kitapta görebilirsiniz.

‘Söz ve Müzik’in ilki tam 10 sene önce çıktı. Bu 10 yılda neler değişti müzik sahnesinde?

Neler değişmedi ki! Teknolojik gelişmeleri geçersek tercih edilen, talep gören müzik türü değişti. Elektronik müzik son yıllarda çok daha fazla talep görmeye başladı. Döviz o kadar çok yükseldi ki, yurtdışından gelen sanatçıların isimleriyle doğru orantılı olarak istedikleri parayı, yerel organizasyonlar karşılayamayacak duruma geldi.

Söz Ve Müzik: İstanbul 2 – Muhsin Akgün

Haliyle basit bir DJ set daha ucuz ve uygulaması daha pratikti. Bunda tabii ki organizasyon şirketlerinin suçu yok. Ülkenin bu 10 yılda çivisi çıktı desek yeridir. Bombalar patladı ve organizasyonlar iptal oldu. Türkiye tehlikeli kategorisinde görülmeye başlandı. Gruplar parça parça geldi. Solist geldi ama grubun basçısı gelmedi misal. Hatta sanatçı tam da bunu sahnede anlatırken, ülkede darbe girişimi oldu. Adam Fransa’dan geldi, iki dakika içinde önünde seyirci kalmamıştı. O sırada müziğin birleştirici gücünden ve barışa olan katkısından bahsediyordu. Misal bir önceki kitap için 1999-2010 arası çektiğim 800 küsur konserden eleme yapmıştım. 2010-2020 arası çektiğim 437 konserden seçim yapmak durumunda kaldım. Evet, ben de biraz daha seçici olmaya başlamıştım çekeceğim konser seçkisinde ama nereden baksan 100 küsur konser iptal oldu. 2020’de salgından dolayı iptal olan konserleri saymıyorum bu arada.

KIMBRA
One Love Festival, 15.07.2012
Santral İstanbul, Silahtarağa
Pozitif

Sevdiğin bir sanatçının performansını iyi bir fotoğraf yakalamak için vizörden izlemek seni üzmüyor mu?

En son fotoğraf makinasız ne zaman konser izledim diye düşündüm de… 2009 Bob Dylan konseriydi. Fotoğraf makinesini tüm ısrarlarıma rağmen içeri sokamamıştım ve konseri fotoğraf makinasız izlemek zorunda kalmıştım. Bu sefer de konserin havasına girememiştim. Elbette en sevdiğim şarkı çalıyorsa fotoğraf çekmek yerine dinlemek istiyorum ama yine de günün sonunda fotoğraf çekmek daha çok huzur veriyor. Belki de sahneye saygı duruşumu fotoğraf çekerek gösteriyorumdur.

RIHANNA
İstanbul Calling, 30.05.2013
İnönü Stadyumu, Dolmabahçe
Pozitif

İyi bir fotoğrafçının ortamdan kopup, fedakârlık yapıp parmağının her zaman deklanşörde, gözünün de vizörde mi olması gerekiyor?

Hayır. Fotoğraf çekmen gerektiği zaman -ki bu zamanı fotoğrafçı bilir- gözün bakaçta elin deklanşörde olur. Bu durumda da ortamdan kopmazsın zaten, eğer zorunlu olarak orada bulunmuyorsan tabii. 🙂
Konser fotoğrafçılığından bahsediyorsak; gelen sanatçıyı tanıyorsan, performansını izlemişsen sorun yok. Bilmediğin biri ise öncesinde internetten biraz dersini çalışsan ne ile karşılaşacağını bilirsin. O sebeple sürekli tetikte olacak bir durum yok. Şöyle bir tüyo verebilirim, gelen grubun ışıkçısını çözmeye çalışın, gerisi kolay. 🙂

Unutamadığın iki konser seçmeni istesem…  O gün, o konserlerde neler oldu?

Bir tanesi Manu Chao konseri. Babylon Asmalımescit’teki konser. Konser boyunca seyircinin içine girmiştim ve tur menajeri de tüm konserde beni oradan çıkartmaya çalıştı fotoğraf çektiğim için. Gecenin sonunda tur menajeri ile arkadaş olduk, derdimi anlattım ve bir nevi helalleştik.

MANU CHAO
18.04.2011
Babylon, Asmalımescit
Pozitif

Sonrasında bir önceki kitaptaki Manu Chao sayfasını José-Manuel’e imzalattım ve devamında da kulisteyim. Üç saat içtik, muhabbet ettik. Ertesi gün ilk kitabımla birlikte konserde çektiğim tüm fotoğrafların bir kopyasını onlara da verdim. Zaten müziğini ve kendisini çok sevdiğim birisi ile bir şeyleri paylaşmak bana +1 yazar. Bu arada ilk kitaptaki konseri, 2002 One Love Festival’e geldiği zamandan.

Diğer konser ise İstanbul Caz Festivali kapsamında 10 Temmuz 2018’de gerçekleşen Nick Cave & the Bad Seeds konseri. Sahne performansı, dinleyiciyle iletişimi, sahne kurgusu ve yarattığı atmosfer oldukça etkileyiciydi. İsyan, yakarış, teslimiyet, hasret, aşk… Her türlü duyguyu herkese tek tek şarkılarıyla anlatıyordu adeta. Kolektif bilinci çok yüksek bir konserdi.

NICK CAVE AND THE BAD SEEDS
25. İstanbul Caz Festivali, 10.07.2018
Küçükçiftlik Park, Maçka
İKSV

Tasarımcımız Hakan Lokanoğlu ve editörümüz Derya Bengi’ye kitabın kapağına ilk kitabın aksine bir konser fotoğrafı koyalım dedim. Aslında bunu sorarken cevabı biliyordum. Çünkü bence 2010-2020 arası bu ülkedeki en iyi konserdi Nick Cave konseri. Kapakta kullanmak için izin almam gerekiyordu ve Harun İzer (İstanbul Caz Festivali Direktörü) aracılığı ile Suzi’ye (kişisel asistanı) ulaştık. Belli yazışmalardan sonra kapaktaki fotoğrafı ben, iç sayfadaki fotoğrafı onlar seçti. İçerdeki fotoğraftan mutlu değilim aslında ama yapacak bir şey yok, Nick abim onu seçmiş. 🙂